![]() |
||||||
|
||||||
|
I'll Mourn "Hidden in Loss" Dress "Hidden in Loss" Solo Exhibition: "Threshold" Stable Death in collaboration with Arzu Yayıntaş
DESCRIPTION "Hidden in Loss" is an exhibition about staying alive. It has vital concerns about being able to breathe in the atmosphere of organized evil that has descended upon us; that is choking us. Its gaze extends not only to life but also to death, not only to the future but also the past. It reminds us that for human life and dignity we must institute not just life and hope but also loss and mourning. It reserves, despite everything, the hope for a life where those who have been mourning for centuries, and those who have not been allowed to mourn, and those who refuse to mourn can come together, that is, it reserves the hope for peace. Six women are talking about faces lost and gone, memories, places, nature, innocence and conscience. Looking for something hidden in the loss. They are asking each other what it is that we lose and acquire with each loss, how losses change us forever. Yes, they are talking about those who are no longer alive, cannot be named, represented, comprehended, conveyed, and therefore irredeemable. Yet their eternal absence sets the limits of finite existence. For those who survive, pain and meaning and hope all breathe in the nooks of "loss". Loss has a transformative effect and a mysterious relationship with art. Can the need for art be explained by the fact that we do not know what it is exactly that we have lost and the impossibility of representing it, yet the fierce desire to bring that which is hidden in the loss to here, to now all the same? Perhaps, with all its fictionality, the "art work" has the power to record in symbolic order, in story and in social memory the fragmented, pallid, silent, inarticulate, frightening traces of memory that surpass the borders of the word and the symbolic. "Hidden in Loss" attempts not to fill the void but to accept the loss as "loss itself", invite absence into existence, and become the subject of an essentially impossible state of witnessing. Despite its doubts and apprehensions, hope covers the void like a thin film of smoke. Hope always becomes the survivor. Because sharing the pain suffered for the losses opens up to new sensory, politica and social affinities. The exhibition titled "Hidden in Loss" by Arzu Yayıntaş, CANAN, Evrim Kavcar, Fulya Çetin, Nalan Yırtmaç and Neriman Polat can be visited at Karşı Sanat through March 25 – April 17, 2016.
Yasını Tutacağım "Kayıpta Saklı" Elbise "Kayıpta Saklı" İstikrarlı Ölüm Arzu Yayıntaş, Neriman Polat
"Kayıpta Saklı", hayatta kalmakla ilgili bir sergi. Üstümüze çöken, nefesimizi kesen örgütlü kötülük atmosferinde soluk almayı sürdürebilmekle ilgili yaşamsal kaygıları var. Sadece yaşama değil ölüme de, sadece geleceğe değil geçmişe de uzanıyor bakışı. İnsan hayatı ve onuru için sadece yaşamı ve umudu değil, kaybı ve yası da tesis etmek zorunda olduğumuzu hatırlatıyor. Yüzyıllardır yas tutanların, yas tutması yasaklananların ve yas tutmayı reddedenlerin yan yana gelebilecekleri bir yaşamın, yani barışın umudunu her şeye rağmen saklı tutuyor. Arzu Yayıntaş, CANAN, Evrim Kavcar, Fulya Çetin, Nalan Yırtmaç ve Neriman Polat "kaybın" kenarından dipsiz boşluğa düşmemek için, konuşmak, hatırlamak, anlatmak, paylaşmak, bağ kurmak zorunluluğu ile yan yana gelmişler. Birini yitirmenin ne demek olduğunu bilmek buluşturmuş onları. Geçmişte yaşanmış felaketlerden, asırlardır kurtarılmayı bekleyen canların soluğunu da, gömülemeyen ölüler için hiç yakılmamış ağıtları da duymuşlar. Hiçbir yasanın korumadığı insanların, yasaklı yaslarının yükü altında bulmuşlar birbirlerini. "Neden bazı ölümlerin gerçek ve mühim kayıplar olarak yası tutulamıyor? Neden sadece bazı acılar meşru, bazı kayıplar hakiki? Bazı insanların "öldürülebilir" olması nasıl mümkün?" diye soruyorlar. Altı kadın, yitip gitmiş suretlerle, anılarla, mekânlarla, doğayla, masumiyetle, vicdanla ilgili konuşuyor. Kaybın içinde saklı olan bir şeyi arıyor. Her kayıpta kaybettiğimizin ve edindiğimizin ne olduğunu, kayıpların bizi nasıl sonsuza kadar değiştirdiğini soruyorlar birbirlerine. Evet, konuşulanlar artık hayatta olmayan, adlandırılamayan, temsil edilemeyen, kavranamayan, aktarılamayan, bu nedenle telafisi de olmayanlar. Fakat ebedi yoklukları, sonlu varlığın sınırlarını belirliyor. Hayatta kalanlar için acı da, anlam da, umut da "kaybın" kuytularında soluk alıyor. Kaybın dönüştürücü bir etkisi ve sanatla gizemli bir ilişkisi var. Kaybettiğimiz şeyin ne olduğunu tam olarak bilmememiz ve onu temsil etmenin imkânsız oluşu, buna karşın kayıpta saklı olanı, buraya ve şimdiye getirmenin şiddetli arzusu sanata duyulan ihtiyacı açıklayabilir mi? Belki de tüm kurgusallığı ile "sanat çalışması" sözün, simgeselin sınırlarını aşan, parçalı, donuk, sessiz, sözsüz ürkütücü bellek izlerini, simgesel düzene, öyküye, toplumsal belleğe kaydedebilecek güce sahiptir. Kayıpta Saklı, boşluğu doldurmayı değil kaybı "bizzat kayıp" olarak kabul etmeyi, varlığın içine yokluğu buyur etmeyi ve aslında imkânsız bir tanıklığın öznesi olmayı deniyor. Kuşkularına ve kaygılarına rağmen, umut boşluğun üzerini ince bir sis perdesi gibi örtüyor. Hayatta kalan hep umut oluyor. Çünkü kayıplar için çekilen acıyı paylaşmak duyusal, siyasal ve toplumsal açıdan yeni yakınlıklara açılıyor. Arzu Yayıntaş, CANAN, Evrim Kavcar, Fulya Çetin, Nalan Yırtmaç ve Neriman Polat’ın Kayıpta Saklı başlıklı sergisi, 25 Mart 17 Nisan tarihleri arasında Karşı Sanat’ta görülebilir.
Yasını Tutacağım, Müdahale görmüş pazen etek, 33 x 123cm. Yasını Tutacağım, Müdahale görmüş pazen etek, 33 x 123cm. / Detay Elbise, Sesli Yerleştirme, Müdahele görmüş pazen elbise, 2015
Stable Death, 3322 nails on the wood; in collaboration with Arzu Yayıntaş |